BAŞKAN´DAN 17 AĞUSTOS MESAJI

Bugün 17 Ağustos Marmara Depreminin üzerinden tam 7 yıl geçti. Ülkemizi büyük üzüntüye boğan bu deprem, bizlere bir ders olmuş ve çok şey öğretmiştir.

Bugün 17 Ağustos Marmara Depreminin üzerinden tam 7 yıl geçti. Ülkemizi büyük üzüntüye  boğan bu deprem, bizlere bir ders olmuş ve çok şey öğretmiştir.

17 Ağustos Marmara Depremi ile;

  • Depremin ne olduğunu ve neler yapabileceğini,
  • Deprem kuşağında yaşadığımızı,
  • Deprem konusunda yeterince bilinçli ve bilgili olmadığımızı, insanları öldürenin deprem değil; sağlıksız yapılan binalar olduğunu, binaların yapımında depremin mutlaka göz önünde bulundurulması gerektiğini,
  • Doğal afetlerde koordinasyonun, kurtarma çalışmalarının ve kurtarma timlerinin ne derece önemli olduğunu,
  • Afet öncesinde alınan önlemlerin hayat kurtardığını ve kötü sonuçları azalttığını öğrendik.

Öğrendiklerimiz; bize yaptığımız ve yapacağımız çalışmalarda ışık tutmalıydı. Nitekim öyle de oldu.

Halkımızı deprem konusunda bilinçlendirmek için çalışmalar yapıyoruz. Özellikle çocuklarımızın bilinçlendirilmesi için tüm okulları kapsayan deprem eğitimi ile ilgili programlar düzenledik.

Toplum da deprem bilincini arttırmak amacıyla 10 bin kitap ve eğitici CD dağıttık.

TÜBİTAK MAM ile Zemin Sınıflaması ve Sismik Tehlike Değerlendirme Projesi´ni yürütüyoruz. Bu proje Türkiyenin Deprem çalışmalarına model olan bir uygulamadır.

Projemiz modern teknolojinin imkanlarını en üst düzeyde kullanarak, il sınırlarımızın tamamında halkımızın can ve mal güvenliğinin sağlanması ve gelecek kuşaklara sağlıklı bir kent bırakılabilmesi için gerekli önlemlerin önceden belirlenmesini kapsamaktadır.

Ayrıca Türkiyede ilk defa il sınırlarının tamamında uydudan takip sistemi (KUTAS) ile imarsız ve kaçak yapılaşmanın önüne geçtik. Bu çalışma ile depremlerde riskli olar bölgelerde binaların yapımını engelliyoruz. Yaşadığımız depremde de en büyük hasarların kaçak ve ruhsatsız binalarda olduğu görülmüştür.

Ülkemizde insanlarımız kendi evlerini kendileri yapma gayreti içindedirler. Bunun şehir planlaması ve binaların depreme dayanıklılığı açısından sakıncaları vardır.

Vatandaşlarımızın konut ihtiyaçlarını gidermek için insanca yaşayacak ortamlar meydana getirmeyi planladık ve bir bir uyguluyoruz. Depreme dayanıklı, yeşil alanın içinde, sosyal donatı alanlarıyla konutlar inşa ediyoruz. Mahalleler kuruyoruz. Hedefimiz; 5 yılda 20 bin konut yapmaktır.

Kocaeli Afet Koordinasyon Merkezini valiliğimiz ile birlikte kuruyoruz. Bu merkezi çalıştıracak sistemleri TÜBİTAK MAM ile birlikte bir dizi projeler halinde hazırlıyoruz. AFKOM afet öncesinde, afet anında ve afet sonrasında yapılacakların koordine edileceği bir merkez olacak. Bu kapsamda itfaiyemizi modernize ettik.

Bir insanın hayatını kurtarmak, insanlığa yapılacak en önemli hizmettir. Bu düşünceden hareketle çalışmalarımıza devam ediyoruz. Çalışmalarımızda da teknolojinin bütün nimetlerinden faydalanıyoruz. Faydalanmaya da devam edeceğiz.

Depremin gözle görülen yaralarını sardık. Ama insanlarımızın üzerinde halen psikolojik etkisi devam ediyor. Bunu da inşallah zaman içerisinde gidereceğiz.

Böylesi afetlerin bir daha yaşanmamasını Cenab-ı Allahtan diler, 17 Ağustos Marmara Depremi şehitlerimizi bir kez daha rahmetle anar, yakınlarına sabır diler, hepinize saygı ve sevgilerimi sunarım.

Bizi;
sosyal medyada takip edin!